Funko Fusion inceleme

Funko Fusion, dünya çapında çok popüler ve ünlü ünsüz  ayrımı yapmadan neredeyse tüm markalar ile ilgili bir figür çıkarmayı başaran Funko’nun oyun dünyasına adım attığı oyun olarak karşımızda.

Baştan şunu belirtmek istiyorum, ben Funko POP figürleri sevmiyorum. Bazı insanlar Funko POP figürleri ve diğer ürünleri toplamayı seviyor, koleksiyon değerini yüksek tutmak için fazla yapılanların çöpe atılmasını destekliyor, saplantılı bir şekilde hepsini topluyor. Ben ise bedene oranla devasa olan kafaları, o koca kafaya rağmen surat detaylarının olmayışını falan hoş bulmuyorum.

Funko markasının neredeyse her alanda bir figürü olmasını çok takdir ediyorum bu bir gerçek. Şimdiye kadar yüzlerce figür gördüm ama yalnızca 3 tane beğenip aldığım Funko POP figürü oldu. Onlar da normalde herhangi bir figürü olmayan Dungeons & Dragons’dan Lord Soth gibi, nasıl buraya geldiklerini anlamadığım karakterlerden oluşuyor.

Peki daha çok çocuklar için yapılmış gibi gözüken ama büyükleri de nostaljilere fırlatacak olan oyun nasıl olmuş? Haydi bakalım.

Yine Kötü Versiyonun Saldırısı

Oyuna bir Funko POP figürü seçerek başlıyoruz, elimize Jurassic World, Scott Pİlgrim, The Umbrella Academy ve Battlestar Galactica gibi hem eski hem de yeni serilerden seçilebilecek 4 farklı karakter var. Birini seçip dünyaya adım attığımızda ise Funko’ların saldırı altında olduğunu görüyoruz. Funko fabrikasının başında olan Freddy’nin yanına gittiğimizde ise Eddy adında kötü versiyonu ile karşılaşıyor, sonrasında ise evreni kurtarmak için yola koyuluyoruz.

Hikaye olabildiğine klişe, standart “kötü versiyonu durdurmak için parçalara ayrılan tacı toplayıp güç kazanmalısın” senaryosu. Aslında olay diğer evrenlere gidip oralardaki Funko figürler ile birlikte parçaları toplamak zaten. Başlangıçta her karakter sadece kendi dünyasında mücadele edebiliyor, daha sonra farklı diyarları da gezebiliyoruz.

Elinde bir sürü ünlü marka bulunan popüler figür yapımcısının oyununda dünyaları birleştirmesi fikri heyecan verici geliyor, tıpkı Lego Filmi gibi bir şey bekliyor insan değil mi? Değilmiş. Bu oyunu yaparken Lego oyunlarından ilham almışlar, neredeyse her şey aynı işliyor ama sorun şu, ilk Lego oyunlarından ilham almışlar. Karakterler konuşmuyor, diyalog falan yok ve her şey mimikler ve yüz ifadeleri ile anlatılmaya çalışılıyor. Funko POP karakterlerin yüzlerini ne kadar sevmediğimden bahsetmiştim ya, işte bu anlatım şekli o yüz yapısına hiç uygun değil. Doğal olarak aniden siyah ekran ile giren ve biten ara sahnelere bakıp “ehe” diye devam etmek zorunda kalıyorsunuz anca.

Bir diğer sorun bu oyunun 16 yaş üstü için yapılmış olmasına rağmen bir çocuk oyunu kafasında olması. Oynanış kısmında bundan zaten bahsedeceğim ama hikaye tarafındaki etkisi de büyük. Yapısı ve içerdiği bazı markalar nedeniyle çocukların da ilgisini çekebilecek oyun, karakterlerin plastiğini eritip iskeletlerini bırakacak seviyedeki grafiksel şiddeti yüzünden ters tepiyor. Peki büyüklere hitap ediyor mu?

Oyunun içerdiği markaların çoğu benden bile büyük insanlara hitap ediyor ki ben 38 yaşındayım. Battlestar Galactica’da Starbuck seçip “E bu erkek” diye şaşırdım ilk anda. Sonra hatırladım orijinal seride erkekmiş ve kadın olduğu için büyük olay olmuştu. Hadi He-Man, Jurassic Park, Scott Pilgrim, Hot Fuzz falan bizim dönemden ama oyun içindeki anlatım 6 yaşındaki çocuk için yapılmış. Büyükleri de eledik. Ha bu arada zaten bahsi geçen çoğu seri diyalogları ile ünlü olmuştu, Hot Fuzz’da konuşmayan karakterler ve zayıf yüz ifadeleri yüzünden sıkıldım ben.

Evrenler Bir Arada

Funko Fusion genel olarak kendine Lego oyunlarını örnek almış demiştim, bunu oynanış tarafında da görebiliyoruz. Elimizde bir sürü farklı evrenden bir sürü ünlü karakter var. Bu karakterleri seçip evrenlere giriyor, düşmanları yenip küçük bulmacaları çözerek bölümü tamamlamaya çalışıyoruz. Bu sırada çevrede bulunan diğer koleksiyon eşyalarını da topluyoruz.

Anlattığım oynanış şekli Lego oyunları ile neredeyse aynı ana uygulama kısmında bir sürü eksik ortaya çıkıyor. Mesela bu oyunda Funko figürlerin yapıldığı plastiği toplayıp, sandıkları açmak ya da baskı makinalarında yeni parçalar oluşturmak için kullanabiliyoruz. Sonra bu parçalar ile bölümde ilerlememizi sağlayacak nesneler yapıyor ve bunları kullanıyoruz. Daha yükseğe zıplamamızı sağlayan bir tramplen ya da hem düşmanlara hem de gerekli kapılara ateş eden taretler gibi. Ama ne bu eşyaları kullanmak zevkli ne de belirlenen kısımlar haricinde çok büyük faydalarını görüyoruz.

Dövüş kısmında seçtiğimiz karaktere göre çeşitli aksiyonlar yapabiliyor ve özellikler kullanabiliyoruz, örneğin Scott Pilgrim bölümünde Ramona çekiç ve menzilli bir silahın yanı sıra kalkanı ile mücadele edebilirken, Scott gitarıyla müzik yapmak ya da düşmana vurmak gibi saldırılara sahip. Ama daha ilk bölümden sorun çıkıyor, ben Ramona ile oynamak istiyorum ama ortamdaki bulmaca sadece gitar kullanan karakterler tarafından çözülebiliyor. Zaten 2 tane bulmaca var ikisi de aynı tarz. Bu durum farklı bölümlerde de başıma geldi. Karakter seçmenin özel bir albenisi yok, iki kişi co-op oynamak için yapmışlar desem, co-op yok oyunda. Güncelleme ile yavaş yavaş getireceklermiş.

Bulmacalar demişken, oyunun bulmacalarının kalitesi  “20 saniye içinde 4 kolu çek” ile “sana herhangi bir ipucu vermiyorum ama bu kapı nasıl açılır bul” arasında geziyor. Battlestar bölümünde gemiyi kaldırmak için hedeflere sürekli ateş etmemi isteyen bulmaca için iki tane taret yapıp önlerine koyduğumda (ki bir özellikleri de bu) ateş etmiyorlar mesela, oyun onu benim sürekli yapmamı istemiş çünkü. Maksat vakit geçsin, oyuncu oyalansın.

Dövüşler ilk oynamaya başladığımda nispeten zordu, düşmanların aldığı hasar az iken bize ciddi hasar verebiliyorlar. Yazıyı yazmadan iki gün önce oynadığımda ise gelen güncelleme sonrası dövüşlerin biraz daha kolaylaştığını gördüm. Bunu iyi olarak düşünüyorum çünkü dövüşler çok keyifli değil, normal saldırıdan hasar almayan düşmana önce menzilli ile vurup o saldırıdan hasar almamaya başladığında yakın dövüş ile vurmak gibi şeyler var. Dövüşü de co-op hesaplanarak yapmışlar sanki ama oyunda co-op yok demiştik. Şu haliyle çocuklar oynasa zor gelecek sıkılacak, büyükler oynarken saçma gelecek ve sıkılacak gibi dövüşler var. Garip bir durum.

Bu kadar söyleniyorum ama hiç iyi yanı yok mu oyunun? Var tabi ki, acayip güzel bir kadro var. Savaşçı Prenses Zeyna, Geleceğe Dönüş, Hot Fuzz, Scott Pilgrim gibi bir sürü farklı evren bir arada ve bu karakterleri oyunda görmek büyük keyif. Yani seslendirme yapılmamış, garip hareketler ve kötü işlenmiş yüz ifadeleri ile anlaşmaya çalışan karakterler biraz baltalıyor ama. Dünyalar da güzel yapılmış aslında, görünce bir an hoşunuza gidiyor, özellikle nostalji tarafı ağır basıyor. Ama bu nostaljiyi yaşayacak kişilerin çoğu bu oyundan zevk alabilecek mi tartışılır.

Ayrıca belirtmem gerek, oyun gayet güzel gözüküyor. Ara sahneler güzel, oyun içi görüntüler güzel, animasyonlar kötü değil. Funko tarzını sevmeyen biri olarak en azından bu yandan hakkını verebilirim. 16+ yaş sınırına sahip olmanın getirdiği rahatlıkla karakterlerin derisi yüzülür gibi plastiğin çekilmesi, çığlık çığlığa yanarken plastiğin erimesi sahneleri yapmışlar ve oldukça başarılı. Gerekli mi orası tartışılır tabi. Çocuk da oynardı yapmasalardı. Bu arada bölümlere her girdiğinizde aynı ara sahneyi baştan izletmesi ve geçme özelliğinin olamaması da inanılmaz.

Müzikler ve ses efektleri açısından ise pek memnun değilim. İlgili dünyaların müziklerini kullanmışlar ama bölüm içlerinde insanı atmosfere sokmak yerine canını sıkacak müzikler olmuş. Niye böyle olmuş anlamadım.

Sonuç

Funko Fusion sahip olduğu evrenler ve sunabileceği içerik zenginliği ile, özellikle Astrobot sayesinde son zamanlarda gösterilen ilginin arttığı, macera-platform türünde eğlenceli bir oyun olabilirmiş.Bunun yerine yıllar önce çıkan ilk Lego Star Wars – Avengers – Lord of the Rings oyunlarının tadını bile veremeyen vasat bir oyun olmuş. Eğlenebileceğiniz bazı kısımlar var elbette ama ara sahneleri bile bağlamdan kopuk ve sıkıcı olunca çok fazla övemiyorum.

Funko Fusion’ın en büyük problemi hedef kitlesinin kim olduğuna karar verememesi. İçerdiği çoğu markayı oyunlarda görmek isteyen ve sırf bunlar için alacak yaşı büyük kitle, sunulan oyun kalitesi ve oynanıştan memnun kalmayacaktır. Oynanışın daha uygun olduğu yaş grubu ise belki dinozorlarla falan biraz ilgilenir ama kalan içerikler de onların ilgisini çekmeyecektir. Keşke biraz daha uğraşıp yayınlasalardı ya da en azından önümüzdeki aylarda çıkacak co-op güncellemeler ilk günden oyuna dahil olsaydı.