Modern Warfare’in bıraktığı yerden bayrağı alıp zamanda geriye kaçan Black Ops Cold War’a hoşgeldiniz. Çayınızı kahvenizi hazırlayın; “biraz yapacak işimiz var”
Black Ops Cold War’ın (BOCW) senaryosu, aslında ilk görev ile başlamıyor. Oyunun duyurulmasından da önce başlayan Pawn Takes Pawn etkinliği ile, hikaye takip eden, rapor okumayı seven, çeşitli bulmacalar çözüp bir şeylere erişen kişiler, aslında hikayeyi biraz gördüler, daha fazla dahil olma şansı elde ettiler. Bu kısma daha sonra döneceğiz.
Cold War’ın açılışı Mason, Woods, Adler üçlüsüyle başlıyor. Çok geçmeden bu adamları özlediğinizi fark ediyorsunuz. Açılış görevinden sonra Trabzon Havalimanı’nda geçen bir çatışma ve uçak patlatma olayı ile ana karakterimiz “Bell” ile tanışıyoruz. Burada tasarlıyoruz dememiz daha doğru olabilir. Zira aynı ismin yan serisi olan Modern Warfare’de bize “sen bu kişisin, görevin bu” denmesi yerine, BOCW bize kendi ajanımızın kimliği oluşturma imkanı veriyor. Önceki organizasyon, isim, soyisim, özel yetenekler, cinsiyet gibi seçenekler yaptıktan sonra daha da önemli bir şey görüyoruz: Oyun bunları kullanıyor. Evet çok yeni bir şey değil ama oldukça sevindirici. Black Ops serisinin Modern Warfare serisinden en keskin ayrıldığı şey hikayenin yarı-lineer ilerlemesi diyebiliriz. Bu iyi veya kötü değil, tercihe, anlatılan hikayenin buna ne kadar uygun olduğuna bağlı. Ben birinin canını kurtarmayı seçtiğimde o adam yine de ölse oldukça anlamsız olabilirdi, BOCW’de ise irili-ufaklı bütün seçimlerin sonuçları size göstermeye çalışmış.
Oyunun senaryo kısmını tek kelimeyle özetlemek gerekirse, “kısa” diyebilirim. Maalesef, elimizde iyi bir senaryo olsa da, bu, oldukça kısa bir deneyim olmuş. Black Ops I ve II arasındaki zaman dilimini konu alan oyunun 4-5 saatte bitmesi, size birkaç son dışında tekrar oynanabilirlik sunmaması (ki onlar da aslında seçimler ile ilerlediğinden, aslında aynı yeri birkaç kere oynamak diyebiliriz) hiç hoş değil. Oyunun bir Multiplayer tarafı da var, buna da değineceğiz. Hikaye anlatımı güzel, ilginizi çekiyor ama özellikle yeni bir oyuncunun karakterlerle bağlanması hiç mümkün değil. Eskiler ise sadece karakterleri gördükleri için biraz daha duygusal bakabilirler. Bütün senaryoda iki bulmaca çözdüm. Daha önce bahsettiğim Pawn Takes Pawn etkinliğini oyunun senaryosundan ve bulmacalarından daha doyurucu (iyi-kötü değil, doyurucu) buldum.
Gelelim oyunun asıl oynanan ve uzun saatler verilen moduna. Multiplayer’ın kendisi, başlı başına Black Ops temsilcisi. Bir önceki Black Ops’u hatırlıyorsanız, bunu oynarken yabancı hissetmeyeceksiniz. Aynı hissiyatın üzerine birkaç mekanik değiştirmişler, mesela artık Kill Streak yok, Score Streak var, ölmeden arka arkaya adam öldürmek tabi ki fark yaratıyor ama bu sistem yeni oyuncular için bir şeyleri biraz daha erişilebilir kılmış. İyi oynuyorsanız endişe edecek bir şey yok yani.
Burada ciddi bir sorun var. Serinin bir önceki oyunu Modern Warfare’i oynadıysanız, bu oyun çok farklı hissettiriyor. MW serisi biraz daha sizin bir karakter olduğunuzu hissettirirken, burada bütün aksiyonun silahta bittiği hissi daha hakim. “Core” adı verilen standart modda birini öldürme süresi (TTK) daha yüksek olduğu için çarpışmalar çok akıcı değil. MW serisinde karakteri köşelere, sabit objelere yaslayarak daha az bir geri tepme elde edebiliyordunuz. Seride ilk defa tanıtılan bu özellik, pusan insanları cesaretlendiren bir şey olarak yorumlanmıştı. BOCW’de ise özellikle standart modlarda pusarak daha iyi skorlar elde edebiliyorsunuz. Çeşitli denge düzenlemeleri zaman geçince hem modları hem silahları daha iyi hale getirecektir elbet ancak şu haliyle MW yeni oyun, BOCW eski deseler, bunu fark etmeyecek ciddi bir kitle var.
MP tarafında harita tasarımları ise oldukça ilginç, pusmak avantajlı demiştik, pusan kişiyi görmek de oldukça zor olabiliyor. Görsel olarak çok güzel ama pratikte pek çalışamıyor. Durum bu olunca aslında her biri 80’ler aksiyon filmi gibi geçmesi gereken maçlarınız sinir harbi olabiliyor. Çok tartışılan Yeteneğe Göre Maç Eşleştirme (SBMM) sistemi bu oyun için henüz öğrenme aşamasında olduğu için, bir oyunda çok iyi diğerinde ise çok kötü olabiliyorsunuz.
Eh öldük dirildik. Direkt dirilmiş ölüler ile ilgilenelim derseniz, iyi haber, Zombies kısmı klasiğin şanına uymuş. Mevcut haritada görevler ve küçük sürprizler de bir Zombies haritasına uygun. Ancak bunu tek haritayla sınırlamaları hoş değil. Elbette yeni haritalar kapıda, hem Sezon hem Bedava DLC olarak içerik geleceğini biliyoruz. Ama oyunculara “Size çok bedava DLC sağladık” demek için çıkış sürümünde kısıntıya gitmek? Bilemiyorum Adler.
Peki teknik anlamda nasıl çalışıyor BOCW? Burada da çok geçer bir not alamıyor maalesef. Konsolda ve PC sürümlerinde durduk yere çöken oyunlar, sunucu hataları, Zombies modunda arattığınız maçın sizi 190ms kişilerle eşleştirmesi gibi problemler var. Beta’da düzgün çalışan oyun tam sürüme geçince niye çöker bilemedik. Sorunun geçici çözümünü ise Windows grafik ayarını değiştirip çözenler var. Buradan da doğrulamış olalım.
Genel hatlarıyla COD: Black Ops Cold War, seride kendine sağlam bir yer bulabilir. Bütününde “Güzel ama” diye başlayıp bitmeyen bir cümlemiz olsa da, serinin fanatikleri, Black Ops seven kitlenin aslında bunları göz ardı edebileceğini de biliyoruz. Ancak elini çabuk tutması gerekiyor, zira önünde kaybı geri almak ve yeni oyuncuyu ikna etmek için maksimum 1 yılı var.