Geçtiğimiz günlerde çıkan ve ilk günden Epic Games üzerinde bedava verilen Deliver at All Costs nasıl bir oyun içeriğine sahip ve oyunculara neler sunuyor gelin beraber bakalım.
İçeriği eğlenceli ve komik görevlere sahip oyunlar bazen gerçekten çok iyi geliyor insana. Ciddi görevler, uzun hikayeler ve zorlu düşmanlara sahip oyunlar dışında insan arada rahat takılıp sadece eğlenmek istiyor. Deliver at All Costs aslında tam bunun için tasarlanmış bir oyun olmuş diyebilirim. Araç sürüş mekanikleri, hikayedeki absürd olaylar ve sahip olduğu eğlenceli görevler ile gerçekten ilginç bir yapım.
50’lerin dünyası
Deliver at All Costs 50’li yılların sonunda 1959 tarihinde geçiyor. Karakterimiz Winston Green bir zamanlar başarılı bir mühendisken artık işsiz tek başına zar zor yaşayan biri haline gelmiş. Bir gün evden çıkarken duyduğu radyo haberinde We Deliver isimli bir şirketin kargocu aradığını öğreniyor. Haberi duyan Winston hemen şirkete gidiyor ve işe başvurmak istediğini belirtiyor. Ancak o sesin eski bir kayıt olduğu ve şu an çalışana ihtiyaç olmadığı söyleniyor. Şirketin patronu olan Harald F. Gurther yaşanan durumun kendilerinin hatası olduğunu söyleyerek Winston’a bir şans tanıyor. İşe ihtiyacı olan ve işsizlikten bunalan Winston’ın macerası işte tam olarak burada başlıyor.
Oyundaki karakterler aslında gerçek hayatta karşılaşabileceğiniz yüzlerden oluşuyor. Ana karakterimizin işsizlik ve yalnızlığı özellikle benim karakterle rahat bir bağ kurmamı sağladı diyebilirim. Onun dışında bulunan iyilik sever patron, onun gıcık oğlu, yardımsever arkadaş ve tuhaf sorular soran güvenlik görevlisi oyundaki karakterlerin bazılarını oluşturuyor. Karakterler gerçekten özenle yazılmış ve güzel bir şekilde oyuncuya yansıtılmış. Ayrıca ara ara hikayeyi genişçe anlatan bir anlatıcımız da bulunuyor. Bu da 50’lerde radyo programı dinliyormuşsunuz gibi bir hissiyat yaşatıyor.
We Deliver çıldırmış olmalı
Deliver at All Costs’un hikayesinde bahsettiğim gibi aslında oyun 50’lerde geçen bir kargoculuk oyunu. Ancak sıradan bir kargoculuk oyunu değil tabi ki. Oyunda çok tuhaf görevler bulunuyor. Etrafa uçuşan havai fişekler, devasa kılıç balığı, çürük karpuzlar ve devasa bir roket taşıdığımız kargolardan bazıları. Oyun fizik temelli bir yapıda olduğu için aslında her kargo oyuncuya farklı bir deneyim sunuyor. Kılıç balığı götürdüğünüzde bir yandan kuyruğunu salladığı için aracı sürmek gerçekten zorlaşıyor. Ya da çürük karpuzları gidip temizletmeniz ve ilaçlamanız gerekiyor ancak dikkatli olmalısınız çünkü karpuzlar kavşaklarda veya yokuşlarda arabadan dökülebiliyor. Fragmanlarda gerçekten ilginç kargolar taşıdığımızı görmüştüm ancak aklıma bile gelmeyecek kadar ilginç ve eğlenceli görevler olacağını düşünmemiştim.
Yıkılabilir çevre ve araç sürüş mekaniğinin akıcılığı da bu eğlenceli görevlerin keyfini gerçekten arttırıyor. Aracınızı hızlı bir şekilde sürerken kavşaklardan dönmek, kaza yaptığınız yerlerin yıkılması ve yıktığınız yerlerden devam ederek yeniden yola bağlanmak gerçekten oyuncuyu eğlendiriyor.
Peki çevre hasar alırken aracımız hep aynı mı kalıyor? Hayır. Aracımızda etkileşime geçtiği objeye veya hıza göre çeşitli şekillerde hasar alıyor. Örneğin bir yere tekerleğini vurduğunda aracın tekerleği düşüyor ve inip tamir etmemiz gerekiyor. Tabi ki bu çok korkulacak bir durum değil tek tuş ile yeni tekeri hemen araca takabiliyoruz. Eğer teker dışında daha büyük kazalar yaparsak da araç patlıyor ve checkpoint noktasında yeniden oluşuyor.
Farklı bölgeler farklı araçlar
Deliver at All Costs haritası bölge bölge bölünmüş bir yapıdan oluşuyor. Ancak devasa bölgelere sahip değiller, düşündüğünüzden çok daha küçük yapıdan oluşuyor bu bölgeler. Başta ilginç ve güzel bir tasarım gibi gelse de üst üste 1 dakika bile geçmeden üç bölge değiştirdiğimde gerçekten sıkıcı olmaya başladığını söyleyebilirim. Çünkü oyunda bölge değiştirirken bekleme ekranı ile karşılaşıyorsunuz. Bekleme ekranları üç – dört saniye kadar kısa sürse de gerçekten ilerleyen saatlerde çok sıkıcı bir hal almaya başlıyor. Bu da oyunun akıcı yapısını bozarak keyifsiz bir deneyim yaşanmasına sebep olmuş.
Oyundaki her bir kargonun taşınma mekaniği farklı ve bazı kargoların taşınması içinde özel araç geliştirmeleri gerekebiliyor. Aracımıza yeni eklentiler takarak bu kargoları rahat bir şekilde taşıyabiliyoruz. Örneğin bir görevde ağır bir heykel taşımamız isteniyordu ve onu kaldırmak için aracın vincini kullanmamız gerekmişti. Bunun gibi farklı yükseltmeler sayesinde aracımızı da geliştirmiş oluyoruz. Peki aracımızdan uzaklaştık veya kayboldu nasıl bulabiliriz? Oyunda bulunan telefon kulübelerine giderek aracımızı en yakın park edebileceği alana çağırabiliyoruz. Başlangıçta bu benim merak ettiğim bir özellikti çünkü araçtan çok uzaklaşmak istemiyordum geri dönmesi uğraştırır diye ancak oyunculara böyle güzel bir kolaylık sağlanmış.
Ana görevler haricinde de oyunda istediğiniz gibi gezebilir çevredeki insanlara yardım edebilir veya aracınız için malzemeler toplayabilirsiniz. Genel oyunun konsepti kargo taşımacılığı olsa da yaya olarak da görev yaptığımız yan etkinlikler bulunuyor. Ancak yaya olmak maalesef araç sürmek kadar keyifli olmamış. Çünkü animasyonlar ve yaya mekanikleri yeni nesil bir oyun için yetersiz ve eski kalıyor.
Bir paketlik dünya
Deliver at All Costs gayet iyi bir görselliğe sahip. Oyunun sanat tarzı, renk paleti ve çevre tasarımı 50’li yılları güzel bir şekilde yansıtmış. Ancak müziklerin de bu atmosferi desteklemesini isterdim. Maalesef oyunda müzik çeşitliliği yeterince yok. Bir döngüye alınmış aynı müziği sürekli duyuyorsunuz ve bu cidden tüm ortamı ve oyun keyfinizi baltalıyor. Oyunlardaki belkide en önemli ögelerden biri olan şey müzikler ki bir de dönemsel bir oyun yaptığınızda gerekliliği iki kat artıyor. Optimizasyon olarak ise gayet akıcı ve sorunsuz çalışan bir oyun. Oynadığım süreç boyunca bir bug veya teknik problem ile karşılaşmadım diyebilirim.
Deliver at All Costs – Sonuç
Deliver at All Costs parça parça eksikleri bulunan bir oyun olsa da kafa dağıtmak için oynayabileceğiniz keyifli, kısa ve öz bir oyun. Çok yüksek beklentilere girmediğinizde oyunda eğleneceğinizi düşünüyorum. Özellikle birbirinden farklı kargolara sahip görev içerikleri ve eğlenceli araç sürüş sistemi bunu destekliyor.
İnceleme
Deliver at All Costs
Deliver at All Costs parça parça eksikleri bulunan bir oyun olsa da kafa dağıtmak için oynayabileceğiniz keyifli, kısa ve öz bir oyun.
ARTILAR
- Araç fiziği ve geliştirmeleri
- Yıkılabilir çevre
- Eğlenceli görevler
- Görsel atmosfer
- Kısa hikaye
EKSİLER
- Yaya olarak oynamak keyifsiz
- Müzik çeşitliliği yeterince yok
- Yükleme ekranları can sıkıcı