Sevimli, aksiyon dolu, roguelite bir oyun arıyorsanız Flame Keeper tam size göre. 17 Mart tarihinde erken erişime açılmış bu oyunun yapımını Kautki Cave üstleniyor. Firmanın aksiyon, basit eğlence, bağımsız, sevimli, macera türünde birçok oyunu var. Flame Keeper’da sadece bunlardan biri. Bakalım bu konuda nasıllar.
Her Yer Alev Alev Eyvah!
Oyunun adından da anlayacağınız gibi alev bekçisiyiz veya başka bir tabirle koruyucuyuz. Peki nerenin koruyucusuyuz? Uzak diyarlarda Orbis adında bir köyde, değerli olan ateşi korumak için gidiyoruz. Unutmadan söylemem lazım, aslında biz bir kömürüz. Evet yanlış duymadınız. Bir kömür olarak ebedi ateşi korumak, yakmasını sağlamak artık Ignis ile bizim ellerimizde.
Oyuna ilk başladığımda bende çok fazla merak uyandırıp heyecanlandırsa da birkaç bölüm sonra bu heyecanım yavaş yavaş azalmaya başladı. Bunun sebebi de art arda gelen bölümlerin birbirlerine çok benzemesi diyebilirim.
Flame Keeper Nasıl Oynanıyor?
Oyun kumanda desteği bulunsa da ben oyunlarımda tercih etmediğim için klavye ile oynamaya devam ettim. Kolay, normal, zor olmak üzere üç adet mod seçebiliyorsunuz. Zor ve kolay modlarda oynamayı tercih ettim. Zor bölümün ilk etaplarını, kolay bölümün son etapları gibi düşünebilirsiniz. Bu seçimi de bitirdikten sonra eğitim alanıyla birlikte artık Flame Keeper’ın iç dünyasına adım atmış oluyoruz. Eğitim alanında WASD tuşları ile hareket etmeyi, Q tuşuyla uzaklaşıp gideceğimiz alanı daha geniş görmeyi, ALT tuşuyla havada ezmeyi, SPACE tuşu ile zıplamayı, E tuşu ile yetenek kullanmayı, F tuşuyla aksiyon almayı ve SHIFT tuşu ile de sınırlı da olsa dash atmayı öğreniyoruz. Ignis’in çevresin çıkan çizgiler bize dash atma sınırımızı gösteriyor.
Oyunun bu kısmına kadar her şey tamam gibi gözüküyor. Eğitimi tamamladık, köyümüze geldik. Maceraya atılmak için neden bekleyelim ki? Hadi o zaman ilk biyom olan sarp ovalarla başlayalım. Her bir biyomda üç bölüm bulunuyor. Bu bölümler de kendi içlerinde gene üç bölüme ayrılıyor. Tabi bu ilk biyom için geçerli. İkinci biyomda ise bölümler dörde ayrılıyor. Bölümleri bitirmeden ve biyomları bitirmeden diğer bölümlere geçemiyorsunuz. Oyunda açık olan mevcut biyom sayısı iki. Diğer biyom için yakın zamanda yazısı mevcut. Kim bilir belki de siz bu yazıyı okurken açılmış olur.
Flame Keeper’ın amacı, sunaklardaki kandilleri bulup kamp ateşini yakmak. Tabi bu ateşi yakmak için de kendi canımızın bir kısmından da aktarmamız gerekiyor. Canınızı ağaçlara dash atarak düşürebileceğiniz ateşleri alarak veya canavarları öldürerek elde edebilirsiniz. Her kandili kamp ateşine getirdiğinizde, onları yaktığınızda size seçmeniz için belli avantajlar sunuyor. Bu avantajların bazıları, yaşam çalma, saldırı hızı, kalkan, kombo bitiriş gibi sıralayabilirim. Gel gelelim kandilleri bulmaya. Yerleri belli olmadığı ve haritanızda olmadığı için bulana kadar dolaşmanız gerekiyor. İlk biyom da bu sıkıntı olmasa da ikinci biyom da aramak biraz daha canınızı sıkabilir.
İkinci biyomun birinci biyomdan farkı, biraz daha parkur düzeni kurmaya çalışmaları olmuş. İlk başta hoşuma gitse de diğer bölümlerin de tıpkı ilk biyomdaki gibi tekrar etmesi sıkıcı olmaya başlıyor.
Biliyorsunuz ki canavarları öldürdüğünüzde ateşler ortaya çıkıyordu. Sadece ateş değil, tohum da düşürmeniz mümkün. Hatta ‘E’ tuşuyla kullandığınız yeteneğinizi de düşürebiliyorsunuz. Ekranın sağ altında göreceğiniz gibi biri yeteneğim iken diğeri ise Ignis’un elleri olmakta.
Köyde Başka Neler Var?
Köye geri geldiğimizde biraz dolaşmak isterseniz yetenek geliştirme alanı ile karşılaşabilirsiniz. Yeteneklerinizin ilk kademesini açmak için ganimetlerinizden koniyi kullanarak geliştirebilirsiniz. Diğer kademeleri açmak içinde dikenlere ihtiyacınız olabilir. Bunları biriktirmenin en iyi yolu, oyun içinde bulunan geniş totemleri açmanız. Her kademede iki veya üç yetenek bulunuyor. Bunları da açmak için toplamış olduğunuz tohumları kullanıyoruz. İkinci durağımız ise rünler. Performansımızı artırmak için rünlere ihtiyacımız var. Yapıyı geliştirerek rünleri bu yuvalara yerleştiriyoruz. Burada dikkat çekmem gereken şey rünleri satın alamıyorsunuz. Oyun şeklimize göre rünlerimiz de doluyor. Son durağımız ise demirhane. Yetenek geliştirmede olduğu gibi burada da aynı şeyler geçerli. Silahlarınıza yavaşlatma, zehir, yakma gibi kombo etkileri buradan ekliyorsunuz.
Oyunun Rahatsız Eden Kısımları
Bölümünüzü bitirmeye yaklaşmışsınız, toteminizi bulmuşsunuz, mutlu mutlu ilerlerken bir bakmışsınız, bölümdeki bir aralığa sıkışıp kalmışsınız. Oyunu oynarken ne yazık ki böyle bir durumla karşı karşıya kaldım. ‘Nasıl olur? Hayır olamaz?’ Diyerek çabalasam da elimden bir şey gelmedi ve bölümü baştan başlamak zorunda kaldım. Hayal kırıklığı yaşadım diyebilirim.
Bir diğer rahatsız olduğum noktada bölümlerin birbirinin çok benzeri olması. İlk başlarda Flame Keeper’ı anlamak için kafa yorduğunuzda bunu anlamayabilirsiniz. Daha sonrasında yeni bir şey bekleyip hala aynı devam ettiğini görünce “yetmedi mi?” demeye başladım. Son bölüme kadar geldikten sonra hata yapmamaya özen gösterin derim. Çünkü eğer ölürseniz en baştan başlamak zorunda kalıyorsunuz ve bir öncekinde bulduğunuz kandillerin yerleri değişmiş olabiliyor.
Fiyat ve Sistem Gereksinimleri
Oyunu bilgisayarınızda donma yaşamadan çok rahat oynayabileceğinizi bir oyun ama yine de minimum sistem gereksinimlerini sıralamam gerekirse, Intel Core i3-6100 İşlemci , 4 GB Bellek, 2 GB VRAM Ekran Kartı şeklinde sıralayabilirim. Önemli olan diğer bir konu da oyunun ücreti. Dolar olarak ele aldığımızda 7,41 $ olsa da Türk lirasına çevirdiğimizde ise fiyatı 154,64 TL’ye denk gelmekte. Oyunun Steam sayfasına buradan erişebilirsiniz.
Son Olarak Özetlersek
Yukarıda bahsetmiş olduğum oynarken beni rahatsız eden kısımlar umarım tam sürüm ile birlikte ortadan kalkar. Flame Keeper, Türkçe olması, grafiklerine rağmen sistem gereksinimlerini zorlamaması gibi özellikleriyle dikkatimi çekse de, bu kategorideki oyunları sevmiyorsanız veya bu türde ilk oyununuz olacaksa başka oyunlara yönelebilirsiniz. Bunun ilk sebebi fiyatının altında bir oyun olduğunu düşünmem. Bazı oyun platformlarında indirim günlerinde ortalama 80-85 TL aralığına düştüğünü gördüm. O zamanlarda oyunu alıp değerlendirebilirsiniz. Eğer roguelite tarzında oyunları seviyorsanız tam sürüm yayınlanmadan, fiyatı da artmadan oyuna bir şans verebilirsiniz.