Merhabalar Wallbang okurları ve strateji severler. Bu kesişim kümesinin içerisinde değilseniz muhtemelen şu sıralarda başka oyunların incelemesini okuyor olabilirsiniz. Niş bir kitle kaldığını düşünerek önceki incelemelere göre daha sohbet tadında bir yazı yazmak istiyorum. Öncelikle benim çok da aşina olmadığım ya da iyi olmadığım türlerde en çok dikkat ettiğim şeyden bahsederek başlamak istiyorum.
“Öğrenme eşiği.”
Tabii ki hiçbir oyun onu bilmeyen kişilere göre yapılmaz fakat ne olursa olsun kendini basit ve hızlı anlatabilmesi her zaman bir artıdır. Burada bahsettiğim oyun kolaylığı gibi bir şey değil. Burada bahsettiğim esas durum, oyunun amacını, yapabileceklerimizi ve core loop’u yani ana döngüyü oyuncuya onu sıkmadan anlatabilmek. (Özellikle de simülasyon ve strateji oyunlarında) Bana göre bu gibi başlıkların özellikle oynanışla birlikte aktarılması, oyuncuyu sıkmaması ve bilgilerin akılda kalması açısından oldukça önemli. Açıkçası ben oyun açıldıktan sonra karışık bir ekran ve sağdan soldan sürekli olarak çıkan yazılarla kendimi hiç rahat hissetmiyorum ve oyunun ilk 1-2 saatini benim için işkenceye dönüştürebiliyor.
Bu konuya pek de azımsanmayacak bir yer ayırdıktan sonra isterseniz Stormgate bu konuyu nasıl ele almış onu konuşalım. Normal şartlarda bu türlerdeki oyunlar zaten kuralları bilen bir kitlenin ekran karşısında olduğunu varsayabiliyor. Tutorial kısımları bolca yazıyla, hatırlanmak istenen başlığın okunmasının teşvik edilmesiyle işlenebiliyor. Bu gibi durumlarda doğal olarak bir çok yeni oyuncuyu ya da günümüzün “vakitsiz” oyuncusunu henüz macera başlamadan koparabiliyor. Stormgate bence bu konuyu çok iyi ele almış ve 3 bölümlük giriş hikayesinde size oyunu oynatırken gerçek zamanlı stratejilerin mantığını da öğretmiş.
İlk bölüm tamamı ile karakterini ileri ileri götürerek bölümü bitirebildiğin bir döngüdeyken ikinci level daha oturaklı ve oyuncudan kaynak üretmesini bekleyen şekilde ilerliyor. Üçüncü ve son bölümde ise oyunculara ilk iki bölümde öğrenilenleri gerçek bir tehdit karşısında kullanma fırsatı veriyor. Bu bölümü ilk iki bölümdeki gibi düşünmeden ve farklı birimler üretmeden geçmeye çalıştığınızda düşmanların sizi kolayca geri püskürttüğünü görüyorsunuz. Gelen düşmanlara karşı alanınızı savunmak ve açılan farklı düşman karargahlarını yok etmek için bir üretim döngüsü kurmanız gerekiyor. Bu üç bölüm bittiğinde ise artık RTS temellerini bilen ve kendinizi bu yolda geliştirebilecek bir oyuncu oluyorsunuz.
Türe aşina oyuncular için bu tarz bir giriş biraz sıkıcı olabilir ama erken erişimdeki ücretsiz hikaye kısımlarının genel olarak çok da uzun olmadığını göz önünde bulundurursak pek bir problem yaratmayacağını söyleyebiliriz. Anlaşıldığı üzere kendimce en büyük problemlerden birinin Stormgate tarafından ele alınışı beni oldukça memnun etti. Geliştiricilerin türe yeni katılacak oyunculara karşı bu kadar kucaklayıcı olmasının bir sebebi de oyunun free 2 play bir erken erişim oyunu olmasıdır muhtemelen. Gelişmek ve tanınmak için oyuncuya ihtiyaçları olduğundan bence bu yaklaşımları yerinde olmuş.
Stormgate nasıl bir oyun?
Oyunumuzda üç farklı ana mod mevcut. Bunlardan biri girişte de bahsettiğimiz tek oyunculu hikaye modu, birisi 2 online oyuncu ile toplam 3 kişi olarak yapay zekaya karşı kolektif çalışılan, diğeri ise online rakiplerle 1v1, 3v3 maçlara girdiğimiz Karşılaşma isimli “mod”. Hikaye modu henüz bitmemiş hatta yolun aşırı başında olan bir macera. Bedava olarak oynanabilen giriş kısmı yaklaşık 1-1.30 saatlik bir oynanışa sahip. Şu an da oynanabilir durumda olan 3 hikaye görevi daha var ama bu görevler ücretli şekilde yer alıyor. Tek kişilik hikaye modu bu aşamada derin bir değerlendirme için çok yeterli olmasa da benim oyuna alışmam ve ağzıma bir parmak bal çalınması için yeterli oldu. 22. yüzyılda geçen Stormgate kendi evrenini kıyamet sonrasının sonrasında geçiyor diye özetliyor. Yaşanılan ilk felaketin üzerinden yıllar geçmiş ve evrende dengeler biraz da olsa yerine oturmuş durumda. Her ne kadar geliştirici ekibin tutkusu ilk bakışta görülebilir ve ilk bölüm yeteri kadar iyi olsa da hikaye modunun genel kalitesinin ne durumda olacağını kestirmek zor.
Diğer modlar ise hikaye modunun aksine alışıldığı üzere online oyuncularla etkileşimde olmanız gereken tarzda. Açıkçası benim burada favorim online oyuncularla ekip olarak yapay zekaya karşı bir senaryo oynadığımız mod oldu. 1V1 ve 3V3 direkt karşılaşmalarda haşatım çıkarıldığı için bu modda takım arkadaşlarım yanımda performans ödevlerinde pek de işe yaramayan öğrenci misali takıldım ve düşmanları alt ettim. Bir yandan da takım arkadaşlarınızın üretim dengesini ve stratejilerini izlemek gerçekten eğlenceli olabiliyor. İki farklı takım arkadaşınızın kurguladığı denge arasındaki farklar, onlardan edinebileceğiniz bilgiler derken online tarafta benim favori modum kesinlikle bu oldu.
Stormgate ücretsiz ve erken erişimde olduğu göz önüne alındığında doğru yolda olduğunu söyleyebileceğim bir yapım. Umarım içerikleri arttırmaya ve aynı tutkuyla geliştirmeye devam ederler. Şu an da birimlerin çeşitliliği pek iyi durumda değil ve 4-5 saat sonrasında tekrara binme hissini yaşatabiliyor. Burada beni rahatlatan şey ise eldekilerin iyi bir şekilde yapılması oldu. Bunun gelecek eklemeler için bir güvence olduğunu söyleyebilirim.
Son Karar;
Türün gediklileri zaten oynamaya başlamıştır ama gerçek zamanlı stratejiye uzaktan bakıp çekinenler, bu oyun tam size göre. Hikaye modu ile güzel bir giriş yapın ve sonrasında online modların tozunu attırın. Stormgate önündeki yol haritasını iyi bir şekilde değerlendirir ve vadettiklerini hayata geçirebilirse başarılı olmaması için hiçbir sebep yok.
Ertuğrul Burak Emanet